Merkez Bankası Döviz Kuru | |||
ALIŞ | SATIŞ | ||
USD | 0 | 0 | |
EURO | 0 | 0 | |
AGAÇ KAŞIĞIN SON USTALARI
(RAHMETLİ) HÜSEYİN ÇAKMAKÇI
ESKİ RÖPORTAJLARDAN-SEYDİŞEHİR HABER
Seydişehir Dağcılık ve fotoğrafcılık Ekibinden
Hakkı Balcı-Hasan Zorlu -Mustafa Ünal -Fahri Kubilay
Yeni adı Bademli eski Bodamyada Son Kaşık Ustası
Hüseyin Çakmakçıyı köyünde ziyaret etti.
Çalışmayı bıraktığını söyleyen Hüseyin Usta
seydişehirden kendisini resimlemek ve röportaj yapmak için
geldimizi söyleyince bizi kırmadı.Agaca şekil veren 75 yaşındaki Hüseyin Çakmakçı ile
uzunca bir sohbet yaptık ve doyasıya fotoğraf çektik.
Antalya’nın Akseki ilçesi Bademli beldesinde yaşayan 75 yaşındaki tahta kaşık ustası
Hüseyin Çakmakçı, atalarından öğrendiği mesleğini evinin altındaki küçük
atölyede sürdürüyor.
Mesleğe 15 yaşında babasının yanında başladığını anlatan Hüseyin Çakmakçı,
babasının da kendi babasından mesleği öğrendiğini, 60 yıldır aralıksız bu mesleği
sürdürdüğünü belirterek, kendisinin 4'üncü kuşak kaşık ustası olduğunu söyledi.
Çakmakçı, “Rahmetli dedemde kaşık yapıyordu, babam da mesleği ilk önce
dedesinden öğrenmiş. Hatta dedem de kendi dedesinden öğrendiğini biliyorum.
Ben dördüncü kuşak kaşıkçı ustasıyım. Mesleğim ata mesleğidir.
60 yıldır bu mesleği sürdürüyorum” dedi.
BİR KAŞIK 12 ALETLE YAPILIYOR
Çocuklarının mesleğe ilgi duymadığını belirten Çakmakçı, “Üç oğlum ve 2 kızım var.
Oğullarım bu mesleğe heves etmedi. Hatta hiç ilgi göstermediler. Kendileri İstanbul’da
ticaretle uğraşmayı tercih ettiler. Kendim bu yaşıma rağmen günde üçer beşer kaşık
yapıyorum" dedi. Kaşık yapımının oldukça zahmetli bir iş olduğunu belirten Çakmakçı,
“Bir kaşık yapmak için 12 tane alet kullanıyorum. Onları dantel işler gibi işliyorum.
Emek veriyorum. 5-6 çeşit kaşık yapıyorum Oyun kaşığı, yemek kaşığı, süs kaşığı, kepçe.
Süs kaşıklarını sipariş üzerine yapıyorum. Bir kaşığı ise ortalama 15 dakikada tamamlıyorum.
Süs kaşığının yapımının ise zahmetli olmasından dolayı günde sadece 5-6 tane yapabiliyorum"
diye konuştu.
KIZIL ŞİMŞİRDEN YAPILIYOR İyi bir tahta kaşığın kızıl şimşir ağacından yapıldığını anlatan Çakmakçı,"Bu ağaçtan yapılan oyun kaşığı, iyi ses çıkarması nedeniyle tercih ediliyor ama ağaçları da bulmak zor" dedi. Eskiden Bademli beldesinin kaşıkçı köyü olarak bilindiğini söyleyen Çakmakçı, "Şimdi ise bu sanat bitmek üzere. Ustaların çoğu öldü. Gençler de heves etmiyor. Eskiden Konya’dan siparişler gelirdi. Artık sipariş yapıyoruz" dedi. Eskiden sofralarda yemeklerin tahta kaşıklarda yendiğini anlatan Çakmakçı, mutfakta da yemekleri yapmak için tahta kepçelerin kullanıldığını belirtti. "Tahta kaşık sofraların vazgeçilmeziydi" diyen Çakmakçı, "Tahta kaşıklara heves eden kalmadı. Şimdilerde ise en fazla oyun kaşığı yaparak satıyoruz" şeklinde konuştu. Kaşık sanatının kendisi için vazgeçilmez bir meslek olduğunu da anlatan Çakmakçı, "Onları işlerken mutlu oluyorum. Bilhassa süs kaşıklarının yapımı zor iştir. Emek isteyen iştir. Bunu herkes yapamıyor, şekil veremiyor. Kaşıkları 5 liradan 50 liraya kadar değişen fiyatlarla satıyorum" ifadelerini kullandı. Bademli’de kaşık yapımının 10-15 yaşlarında herkesin öğrendiğini anlatan Çakmakçı, şunları söyledi: “Köyde 1940'lı yıllarda kız ve erkek çocuklar babasına yardım ederlerdi. 10-15 yaşına geldiğinde kaşık aletlerini eline alırlardı. Bunlar hem anasına ve babasına yardım ederlerdi. Hem de mesleği öğrenirlerdi. Şimdi öyle bir şey kalmadı. Mesleği öğrenen yok. Kaşık yapacak ağaç yok. Zor iş. Emek isteyen bir iş. Ş imdi çocuklar büyüyünce beldeden ayrılıyorlar. Artık yaşlılar kaldı. Gençler ticaretle uğraşıyorlar. Ben evimin altında bu sanatımı eşimle birlikte ölünceye kadar sürdüreceğim. Eşimle birlikte günde 15 civarında kaşık yapıp mutfağımıza katkı sağlamaya devam edeceğiz. Artık Bademli beldesinde kaşık yapan 12 civarında usta kaldı. Yeni nesil yetişmiyor. Kaşık yapan ustaların hepsi yaşlı. Yerlerimize kaşık yapacak usta yok. Kaşıkçılık sanatı da artık bitmek üzere.
40 YIL ÖNCE ÇOK USTA VARDI Bademli beldesinde 40 yıl önce 300’e yakın ev bulunduğunu belirten Çakmakçı, birçoğunun evlerinin altında kurmuş oldukları atölyelerde kaşık yaptıklarını söyledi. Çakmakçı, "Hatta birçoğumuz bir araya gelip birlikte kaşıklar yapıyorduk. Geçimimizi bundan sağlıyorduk. Şimdi nüfus azaldı. Kaşık yapan çok az usta kaldı. Eskiden yapmış olduğumuz kaşıkları Konya’ya götürüyorduk. Konya’da pazarlıyorduk. Pazarlama sorunumuz yoktu" dedi.
ÇEVREDEN BİRÇOK ZİYARETÇİ GELİYOR Çevreden kaşık yapımını merak eden bir çok ziyaretçilerinde geldiğini anlatan Çakmakçı, “Kaşığın nasıl yapıldığını görmek için insanlar ziyarete geliyorlar. Kaşık yapılıncaya kadar izliyorlar. Hatıra için kendilerine ve yakınlarına hediyelik kaşık yaptırarak hatıra fotoğrafı çektiriyorlar” dedi.
KAYNAK:http://www.seydisehirhaber.com/agac--kasigin--son-ustasi--huseyin--cakmakci_h12153.html